14 Haziran 2014 Cumartesi

hanif kureishi, gün boyu gece yarısı




ve hiç bir şey olmaz. bu kitap öyle bir kitap. o kadar hiç bir şey olmaz ki, bir süre sonra zihinden "ya bir şey olursa?", "eee, şimdi ne olacak acaba?" soruları silinip gider.hayat gündeliğin macerasızlığında. kadınlar, erkekler ve onların aşkları da.

bir alıntı:

"bana niye soruyorsun?" dedi natasha. "her şey çok beylik oldu. ya içeridesin, ya dışarıda. ben dışarıdakilerdenim; sapkınların, çaresizlerin, mağdurların ve yıkılmışların arasında. olabileceğim tek yer bu."
"neden alışkanlıklarını ilkeye dönüştürüyorsun?"


kitaba adını veren gün boyu gece yarısı öyküsünde ian birkaç sabahtır kahvaltı için dışarı çıkmadan önce schubert in si bemol majör sonatını dinler. aslında hayatında hep pop dinlemiştir. bunun asla anlayamayacağı bir müzik olduğunu düşünmek hoşuna gider: sanki böyle olması müziğin önemli bir parçasıdır.

son sayfa köşesi yine aynı öyküde kıvrılmış. aslında bu sayfanın kıvrılmasına sebep olan balzac imgesi. balzac okumadım. belki lisedeyken okumuşumdur, hiç hatırlamıyorum. orson scott card'ın yaratığı alvin maker evreninde balzac karşımıza çıkar 4. ya da 5. kitapta. henüz ünlenmemiştir. "insanları çalışır". bohem bir hayatı vardır. sefahati sever. insanları sınırlarına kadar zorlar, olasılıkları görebilmek için. en büyük hayali yazmaktır. yazmaya başlayana dek malzeme toplayarak geçirir zamanını, ve malzeme yaratarak.
honore de balzac'ı ben vadideki zambak'ın yazarı olarak bilirim, kütüphanelerde görmüşlüğüm olduğundan, bir de yukarıda anlattığım gibi bir kitap karakteri olarak. hanif kureishi'nin kitabında da kendisiyle karşılaşmak artık bir balzac okumayı işaret ediyor olsa gerek:)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder