ruth rendell'in şimdiye kadar 4 kitabını okudum. sırasıyla: Parola Mandarin (şu an neredeyse hiç hatırlamıyorum, ama kapağa baktım, Doğan Kitap baskısı değildi okuduğum.), Kalp taşları (bu en sevdiğim, Remzi Kitabevi), Timsahkuşu (İnkılap Kitabevi) ve yeni bitirdiğim Cam Hançer (Doğan Kitap)
4'ü birbirine benzemez kitap! yine de biliyorum ki fırsat bulursam bir başka ruth rendell'a hayır demeyeceğim ve hatta öncelik tanıyacağım.
gitgide daha büyük, daha şiddetli, daha görkemli, daha çekişmelisine alışıyoruz herşeyin. bu sebeple ruth rendell'ın kitapları insanlarda bir "kesmiyor bu yahu" hissi uyandırıyor. çünkü ablamız, kişinin "hal"lerindeki değişiklikleri izlemeyi ve izletmeyi seviyor. böyle olunca kitaplarında kahramanın çağrışımlarına, anlık yoldan çıkı çıkıvermelerine; bunlar hikayede aslında olay örgüsüne hizmet etmese de sıksık tanık oluyoruz ki bazen çığrımızdan çıkıp, "yahu bişey olacağı yok, şu paragrafı atlasam mı?" diye düşünürken bulabiliyoruz kendimizi...
sağda solda hakkında bişeyler araştırırken yapılan "vasat", "sıkıcı",şeklindeki yorumların en çok bu sebepten olduğunu sanıyorum. eh, hakikatten tezcanlı bir okura uygun kitaplar (en azından benim okuduklarımın) olmadıklarını kabul etmek lazım.
aşağıda farklı sitelerden bilgiler derledim. Doğan Kitaptan yaşamı, ödülleri ve aynı yayınevinden çıkan kitaplar, imdb'den filmleştirilmiş eserleri. ve son olarak ekşi sözlükten beğendiğim, duygularıma tercüman olan 2 entry.
Doğan Kitap tarafından yayımlanan eserleri:
13. Basamak / Mart 2008 / 3. baskı Nisan 2008
Timsahkuşu / Mart 2006
Park Cinayetleri / Ağustos 2005 / 2. baskı Eylül 2005
Sessizliğin Öfkesi / Aralık 2004
Cam Hançer / Mayıs 2004
Taştan Hüküm / Mart 2004
Güneşi Beklerken / Ağustos 2003 / 2. baskı Eylül 2003
Kuzgunların Zulmü / Ocak 2003 / 2. baskı Eylül 2003
Ölüme Bakan Gözler / Aralık 2002 / 2. baskı Aralık 2004
Cinayet Oyunu / Ağustos 2002 / 2. baskı Ekim 2003
Ölüme Giden Yol / Temmuz 2002 / 3. baskı Şubat 2005
Parola: Mandarin / Haziran 2002 / 3. baskı Ağustos 2005
HAYATI:
Kısa süre sonra polisiye edebiyatın etkili bir ismi haline gelen Ruth Rendell, "Barbara Vine" imzasıyla da psikolojik gerilim romanları yazdı. Eserleri yirmi iki dile çevrilen yazar, ABD’de de büyük başarı sağladı. Rendell, Amerikan Polisiye Yazarları Birliği’nin verdiği "Edgar" ödülleriyle İngiliz Polisiye Yazarları Birliği’nin verdiği "Altın Hançer" ödüllerini değişik tarihlerde birden fazla kazanmıştır.
Ruth Rendell, 1970 yılında ilk eşi Don Rendell’dan boşanıp yeniden evlendi. Rendell, şu anda Suffolk’ta, XVI. yüzyıldan kalma bir çiftlik evinde yaşıyor
ALDIĞI ÖDÜLLER (hiç az değil)
1990 Sunday Times Edebiyat Ödülü
1987 Altın Hançer (A Fatal Inversion)
1986 Altın Hançer (Live Fesh)
1986 Edgar Ödülü (A Dark-Adapted Eye (Karanlıktaki Gözler))
1985 Gümüş Hançer (The Tree of Hands)
1984 Edgar Ödülü ((Bir kısa öyküsüyle))
1976 Altın Hançer (A Demon in My View)
1975 Edgar En İyi Kısa Öykü Ödülü (The New York Girl Friend)
İngiliz Lordlar Kamarası'ndan Babergh Baronesi unvanı
La demoiselle d'honneur (2004) (novel)
Inquiétudes (2003) (novel "A Sight for Sore Eyes")
No Night Is Too Long (2002) (TV) (writer) (as Barbara Vine)
Betty Fisher et autres histoires (2001) (novel "The Tree of Hands")
Ruth Rendell Mysteries" (50 episodes, 1987-2000)
Carne trémula (1997) (novel)
La cérémonie (1995) (novel "A Judgment in Stone")
yönetmen: Claude Chabrol
A Dark Adapted Eye (1994) (TV) (novel) (as Barbara Vine)
Gallowglass (1993) (TV) (novel) (as Barbara Vine)
A Fatal Inversion (1992) (TV) (novel) (as Barbara Vine)
Der Mann nebenan (1991) (novel "A Demon in My View")
"Le masque" (1 episode, 1989)
L'ami de Pauline (1989) TV episode (short story "Divided We Stand")
Tree of Hands (1989) (novel)
An Affair in Mind (1988) (TV) (novel)
Dead Lucky (1987) (TV) (novel "The Lake of Darkness")
A Judgment in Stone (1986) (novel)
"Tales of the Unexpected" (2 episodes, 1981-1985)-
People Don't Do Such Things (1985) TV episode (story)
A Glowing Future (1981) TV episode (story)
Diary of the Dead (1976) (novel "One Across, Two Down")
Carne Tremula bunların içinde benim için en anlamlı olan. O bir Pedro Almodovar filmi, hem de çok çok iyilerinden biri ve de üstelik beni Javier Bardem denilen yeni oyunculuk ilahı ile ilk tanıştıran film! (çok afilli bir cümle olmadı mı?)
(daha önce Benicio del Toro idi bana kalırsa...)
-oldukça soğuk yaklaşır konularına da karakterlerine de. lawrence block matthew scudder'ı sever, bunu da hissettirir, val mcdermid kate brannigan'ı sever, peter robinson banks'i, ian rankin rebus'u sever. wexford, rendell'in çok temkinle yaklıştığı bir karakter izlenimi uyandırmıştır bende*. karakterin, olayı sonuca ulaştırıp kişisel kahramanlık yapmasıyla ilgilenmez gibidir ruth rendell. süreç içindeki psikolojilerle yoyo gibi oynamak onu mutlu eder sanki. bu açıdan polisiyeye son derece önemli bir katkı sağlamıştır.
claude chabrol sineması için de aynı şeyleri söylenebilir, bu açıdan da taştan hüküm'ün chabrol elinde bir burjuva suratına tükürüs haline gelmesi *hiç şaşırtıcı değildir. rendell'i michael haneke de çok leziz uyarlayabilir kanımca, zira materyal ve kendisi arasında aynı mesafeyi koyma durumu, sinematografisinin temel taşıdır.
not: ruth rendell hakkında sağdan soldan duyulan olaylar da** kendisine rude rendell lakabını yakıştırmış. bunu da ek bir bilgi olarak aktarmayı borç bilirim.
Merhaba,
YanıtlaSilYazinizi begenerek okudum...
www.sinekiyatri.blogspot.com adresinde Carne Tremula filmi icin kapsamli bir yorumum var...
Carne Tremula isimli kitabi da okursaniz, cok merak etmekteyim, filmle roman birbirine paralel mi? ogrenmek isterim...
Selamlar.